Avrupa Ligi Play-off turunda Beşiktaş, İnönü'de karşılaştığı Helsinki' yi, Hilbert ve Quaresma' nın golleriyle 2-0 mağlup etti ve rövanş maçı öncesi büyük avantaj sağladı.
Maça yabancı ağırlıklı kadroyla başlayan Beşiktaş' da, Bucaspor maçında ilk 18'e kontenjan nedeniyle giremeyen Hilbert' in ilk 11'de olması kağıt üzerinde en büyük sürprizdi taraftarlar adına.Ayrıca Schuster, göbekte Ernst-Guti ikilisi, onların önünde de Tabata ile başlayarak hem Necip' i dinlendirme hem de daha yaratıcı bir orta saha oluşturmayı hedeflemişti.
Maçın başlamasıyla birlikte Beşiktaş, oyunu tamamen önde oynamaya ve rakip kaleye yığmaya başladı.İyi pas yapan Beşiktaş, 1-2 tehlike oluştursa da yine kaliteli bir santraforun eksikliğini hissetti ve ceza sahasında pek başarılı olamadı.Bu dakikalarda birinin sahaya çıkması ve maçı Beşiktaş' a getirmesi gerekiyordu ki sahneye yine Quaresma çıktı.Sezona çok iyi başlayan yıldız ayağının dışıyla öyle bi orta yaptı ki o dakikada atılan gol değil yapılan orta kazındı akıllara.Golü atan Hilbert ise gol ile özgüvenini arttırdı ve yavaş yavaş maça ağırlığını koymaya başladı.
2.yarıya daha özgüvenli çıkan Beşiktaş, ilk yarıdaki performansını sürdürdü.Rahatlatacak golü arayan Beşiktaş beklediği golü yine sahanın yıldızı Quaresma' nın ayağından buldu.Jeneriklik bir gole imza atan Q7, ne kadar büyük bi oyuncu olduğunu tekrar gösterdi.
Hilbert ile etkili olmaya devam eden Beşiktaş, 3.gol için rakip kaleyi pek çok kez yoklasa da golü bulamadı.Ve 2-0' la sahadan mutlu ayrıldı.
Bu maçta skordan başka Beşiktaş için sevindirici pek çok de şey gerçekleşti.Geldiği ilk günden beri gönderileceği düşünen ve form tutamayan Hilbert, Buca maçındaki kıpırdanmalarını devam ettirdi ve Schuster' in güvenini boşa çıkarmayak çok iyi bir performans sergiledi.Ve takımda kalacağını adeta kanıtladı.Ayrıca Tabata da yavaş yavaş takımla bütünleşmeye başladı ve tam bir görev adamı haline geldi.İlk golde ki oyunu takip edişi ve son çizgide asisti yapması gerçekten takdiri hakediyordu.Ayrıca genç Cenk de yine iyi bir performans sergileyerek kendine olan güveni boşa çıkarmadı.
Takımdaki eksikliklere gelince; herkesin katılacağı üzere takımda, kaliteli santrafor eksiği çok belli oluyor.Topun bu kadar iyi gezdirildiği bu takımda son vuruşu yapabilecek, sisteme uyan bir santrafor gelirse takım çok çok daha iyi yerlere gelir
Ayrıca savunmanın her zaman uyanık olması gerektiğini de 90+1' de gördük.Bir anlık dalgınlık Helsinki' nin oyuncusuyla Cenk' i karşı karşıya bıraktı.Neyse ki Cenk pozisyonda başarılıydı.Son dakikada yenilecek bir gol tüm geceyi mahvetmeye, Helsinki' yi umutlandırmaya yetebilirdi.
Schuster' in de dediği gibi Beşiktaş, bu sezon oynadığı 6 resmi maçın içerisinde en iyi maçını oynadı.Ha geldi ha gelecek denen kaliteli golcü sonunda gelirse Beşiktaş, Avrupa hedefinde emin adımlarla ilerleyebilir...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder